Yoldaşlar, size Halk Komiserleri Konseyi ve
Savunma Konseyi başkanı değil, bir parti üyesi olarak hitap etmeme lütfen izin
veriniz.
Türkistan halklarıyla düzgün ilişkiler
kurulmasının bugün Rus Sosyalist Federatif Sovyet Cumhuriyeti için çığır
açacak, muazzam bir önemi haiz olduğunu söylemek abartılı bir yaklaşım olarak
görülemez.
Sovyet işçileri ve köylüleri cumhuriyetinin zayıf,
bugüne dek ezilmiş milletlere yönelik tavrı, bütün Asya, dünyanın tüm
sömürgeleri ve milyarlarca insan için pratikte çok önem arz etmektedir.
Bu meseleyle yakından ilgilenmenizi, Türkistan
halklarıyla yoldaşça ilişkiler kurulması konusunda etkili bir emsal teşkil
etmenizi ve bu halklara başını Britanya emperyalizminin çektiği dünya
emperyalizmine karşı amansız bir mücadele verme, Büyük Rus emperyalizminin tüm
izlerini silme arzusu konusunda samimi olduğumuzu eylemlerinizle göstermenizi
sizden ısrarla rica ediyorum. Türkistan Komisyonu’na azami itimadı göstermeniz
ve onun içeriği ve ruhu Tüm Rusya Merkezî Yürütme Komitesi’nce belirlenmiş
talimatlarına tümüyle bağlı kalmanız gerekmektedir.
Bu mektuba kendi yaklaşımınızı gösteren bir cevap
kalem almanızı takdirle karşılayacağım.
Komünist selamlarımla,
V. Ulyanov [Lenin]
22 Kasım 1919
[Bu mektup Lenin tarafından kaleme alınmış, Tüm
Rusya Merkezî Yürütme Komitesi ile Halk Komiserleri Konseyi’ne bağlı Türkistan
komisyonuna çekilen bir telgrafla birlikte gönderilmiştir. Komisyon G. I.
Bokia, F. I. Goloşçokin, V. V. Kuyibişef, Y. E. Rudzutak, M. V. Frunze ve S. Z.
Eliava’dan oluşmaktadır. Devlet ve parti organı olarak tüm yetkileri haizdir.
Ana görevleri Türkistan halkları ile Sovyet Rusya arasındaki birliği
güçlendirmek, Sovyet iktidarını perçinlemek, Türkistan’daki millet
politikasında yapılan hataları düzeltmek ve parti çalışmalarının
geliştirilmesini sağlamaktır. Komisyon üyeleri Tüm Rusya Merkezî Yürütme
Komitesi ile Halk Komiserleri Konseyi’nin 8 Ekim 1919 tarihli talimatına uymak
zorundadır. Bu talimatta Türkistan halklarının kendi kaderini tayin hakkına,
milletlerarası tüm eşitsizliklerin ortadan kaldırılmasına ve tek bir milliyetin
elinde bulundurduğu imtiyazların devre dışı bırakılmasına işaret edilmektedir.
Bunlar Sovyet Rusya hükümetinin temel politikası olarak tüm organların
çalışmalarında rehber niteliğindeki ana ilkelerdir. Türkistan’daki emekçi
kitlelerin Rusya işçi ve köylülerine yönelik, uzun yılları bulan Rus çarlık
idaresine bağlı olarak eskiden beri varolan güvensizliği ancak bu şekilde
aşılacaktır. Türkistanlı emekçiler bu kararı memnuniyetle karşılamışlardır.
Türkistan Komünist Partisi Bölge Komitesi, bu partiye bağlı Müslüman Bürosu ve
Türkistan Merkezî Yürütme Komitesi başkanlığı Lenin’in mektubunu incelemiş,
komisyon başkanı Eliava’nın raporunu dinlemiş, bunun ardından şu kararı
almıştır: “Tarihin Üçüncü Enternasyonal’in ve partimizin merkez komitesinin
talimatlarına uygun bir biçimde karşımıza çıkardığı görevleri ifa etmeye söz
veriyoruz.” Ocak 1920’de Lenin’in mektubu Türkistan Komünist Partisi Beşinci
Genel Bölge Konferansı’nda tartışılmıştır. Konferans Lenin’e, komünistlerin
hatalarını düzelteceklerine dair bir sözün ve Türkistan komisyonunun oybirliği
ile aldığı desteğe dair ifadelerin yer aldığı bir mektup göndermiştir.]
0 Yorum:
Yorum Gönder