12 Aralık 2015

, ,

Castro'dan Maduro'ya Mesaj

Sevgili Nicolás:

6 Aralık akşamı seçim sonucu ilân edildikten kısa bir süre sonra yaptığın o yürekli ve muhteşem konuşmadan dolayı seni tebrik edenlerin hep birlikte ifade ettikleri o kanaati paylaşıyorum.

Dünya tarihinde bir devrimcinin ulaşabileceği en yüksek politik şan meşhur Venezuelalı savaşçı, Amerika’nın kurtarıcısı Simón Bolívar’ın ulaştığıdır. Bugün onun ismi sadece bu ülkeye değil, tüm Latin Amerika halklarına aittir.

Bu mirasın Venezuela’daki onurlu bir görevlisi olan Hugo Chávez Bolívar’ı anlayıp onu takdir etmiş, ömrünün son anına dek onun fikirleri için mücadele vermiştir. Bolívar’ın fakir çocuklarının ailelerine destek konusunda yardımcı olmaya mecbur kaldıkları bu ülkede ilkokula başlarken Chávez kendi içinde Amerika’nın Kurtarıcısı’nın ruhuna sahip olmuştur.

Bugün Venezuela’da milyonlarca çocuk ve genç dünyadaki en büyük ve en modern kamu okulu sisteminden istifade edebilmektedir. Ülkedeki tıbbî bakım merkezleri ağı ile halkın sağlığına gösterilen dikkat konusunda çok şeyler söylenebilir. Halk, İspanyol sömürgeciliğinin yüzlerce yıl ülkeyi yağmalaması, sonrasında bu ülkeye verilmiş olan muazzam petrol kaynaklarını yüz yıldan fazla bir süre söküp çıkartan devasa ulusötesi şirketler yüzünden fakirleşmiş, ama cesurca hareket etmeyi de bilmiştir.

Tarih bu ülkede işçilerin besleyici gıdalardan, ilâçtan, eğitimden, güvenlikten, barınmadan ve dünya halklarının gösterdiği dayanışmadan istifade ettiğine tanıktır. Tüm bunlardan haberdar olup olmadıkları gidip oligarşiye de sorulabilir.

Küba’yı her zaman kumarhane-genelevi kırması bir yer yapıp onu mülk edinmeyi hayal etmiş olan ve bu yaşam tarzını José Martí’nin çocuklarına dayatmak isteyen ABD’den birkaç kilometre uzaktaki Kübalı devrimciler tam bağımsızlıklarından ve kendi haysiyetlerine dönük saygıdan asla vazgeçmeyeceklerdir.

Eminim ki yeryüzündeki insan hayatı ancak tüm dünya halkları arasında barış olduğu, gezegendeki doğal kaynaklarını ortak mülkiyet kılma hakkı kabul edildiği ve bilimler ile teknolojiler gezegenin tüm sakinleri hayrına insanlarca üretildiği takdirde muhafaza edilecektir. Eğer insanlık, kaynakların ulusötesi şirketler ve emperyalist bankalarca sömürüldüğü ve yağmalandığı yol dâhilinde yürümeye devam ederse, Paris’te devlet temsilcileri düzenledikleri toplantıda kendileri için geçerli olan sonuçlara ulaşacaklardır.

Bugün kimse için güvenlik yoktur. Dokuz devletin elinde nükleer silâhlar bulunmaktadır. Bunlardan biri ABD’dir. ABD üç gün içinde yüz binlerce insanı öldüren iki bomba atmış ve milyonlarca savunmasız insana fiziksel ve psikolojik zarar vermiştir.

Çin Halk Cumhuriyeti ve Rusya dünya sorunlarını ABD’den daha iyi bilmektedir, zira bu iki ülke faşizmin o kör bencilliği üzerinden kendilerine dayatılan korkunç savaşlara tahammül etmek zorunda kalmıştır. Şüphem yok ki Çin ve Rusya’nın tarihsel gelenekleri ve devrimci deneyimleri ışığında bu iki ülke Venezuela, Latin Amerika, Asya ve Afrika’nın barış gelişimine katkı yapmak ve savaştan kaçınmak için en büyük gayreti gösterecektir.

Kardeşçe selamlarımla,

Fidel Castro Ruz
11 Aralık 2015
Kaynak

0 Yorum: