Küçük burjuva entelektüelizmi, proletaryanın
teknik, siyasal, kültürel birikime olan ihtiyacını bir sınıfsal tabaka olarak
kendisine dair bir ihtiyaca dönüştürme ve böylelikle bürokrasiyi
kurumsallaştırma eğilimindedir.
Bu, bireysel insan iradesinden bağımsız, doğrudan
toplumsal üretici güçlerin tarihsel gelişme düzeyinin çelişkilerinin
koşullandırdığı, eşitsiz gelişme yasasının, üretici güçlerin gelişme
diyalektiği üstünde, kendiliğinden belirleyici etkisi ile gelişen bir olgudur.
Çünkü sınıflar, sınıflı toplumlar tarihinin yarattığı bir olgusallığın
ürünüdür.
Mülkiyet kavramı içerisine yalnızca maddî
varlıklarla birlikte bilgi birikimi de dâhil edilmelidir. Teknik-entelektüel
bilgi de bir mülkiyettir. Teknik-entelektüel bilgi, tıpkı sermaye gibi, değer
yaratmak için kol emeğine ihtiyaç duyar. Teknik-entelektüel bilgi, bir mülkiyet
biçimi olarak kurumsallaştığında, kendi mülkiyetini özelleştirmek ve
ayrıcalıklı bir tabaka olarak varlığını sürdürmek için kol emeği ile arasındaki
üretim ilişkisini bürokratikleştirir. Çünkü teknik-entelektüel bilginin
ayrıcalık yaratan bir özel mülkiyet biçimi olarak kendisini yeniden
üretebilmesi için, onun sıradan emek faaliyeti ile olan ilişkisini bürokratikleştirmekten
başka bir seçeneği yoktur. Bu anlamda, teknik-entelektüel bilgiye ulaşmada
bürokrasi engeli, doğrudan toplumsal işbölümü zorunluluğu tarafından
yaratılmaktadır. İşbölümünün üretici güçlerin tarihsel gelişmişlik düzeyi
tarafından belirlenen zorunluluğu bürokratizmin de koşullarını yaratmaktadır.
Küçük burjuva entelektüelizmi, burjuva
askerî-bürokratik aygıtın hem teorisyeni hem de pratisyenidir. Devrimci
süreçlerde yaşanan büyük toplumsal yıkımlar, küçük burjuvazinin bu tabakalarını
da devrim saflarına savururken, entelektüelizm, devrimci saflarda kendi
kültürel eğilimlerini ve bürokratik alışkanlıklarını kurumsallaştırmaya
çalışır.
Entelektüelizm, devrimci saflarda
entelektüel-teknik bilgi birikimini bir ayrıcalığa dönüştürür ve bürokratlaşma
eğilimini temsil eder. Küçük burjuva entelektüelizmi, bu niteliği ile tıpkı
küçük mülkiyet gibi, proleter bir hukuk denetimine girmeden kolektivizme adapte
olamayacak, kolektif ilişkilere bürokratik eğilimlerini taşıyarak, ayrıcalıklı
bir tabaka olarak varlığını sürdürmek isteyecektir.
Küçük burjuva entelektüelizmi, devrimci saflarda
ayrıcalıklarını bürokratik biçimler yaratarak kurumsallaştırmak için
komplo-entrika dâhil her türlü burjuva siyasal politik yönteme eğilimli bir
sınıf karakterini temsil eder.
Küçük burjuva entelektülizminin sınıflı toplumdan
gelen bir tabaka olarak siyasal-politik eğilimleri, tek tek bireylerin öznel
iradesinden bağımsız, eşitsiz gelişme yasasının ve toplumsal zorunlu
işbölümünün toplumsal ilişkilere yansıma biçiminden başka bir şey olmayan
nesnel bir olgudur.
Bireysel iradenin rolü, bu nesnel olguda kısmî ve
görelidir. Esas olan, küçük burjuva entelektüelizmini yaratan nesnel toplumsal
olgulardır. Burjuvazi, burjuva askerî-bürokratik aygıtı, kendisini küçük
burjuva entelektüel-teknik birikim aracılığı ile inşa eder ve yönetir.
Küçük burjuva entelektüel-teknik birikim, sınıflı
toplumdaki bu ayrıcalığını kolektif üretim ilişkilerinde de koruma ve
bürokratik biçimlerde kurumsallaştırma eğilimindedir.
Küçük burjuva
entelektüelizminin teknik, entelektüel bilgiyi kendi mülkiyetinde bürokratik
biçimlerde kurumsallaştırma eğilimine karşı, bürokratik eğilimlerle sıradan
emek gücünün, emek faaliyetinin kolektif niteliklerini esas olan bir proleter
hukuk yaratılmadan mücadele etmek, kolektivizmin geleceği bakımından zafiyet
yaratacaktır.
Özgür Bahar
26 Eylül 2016
0 Yorum:
Yorum Gönder